Tohumdan Sofraya Nedir?
Tohumdan Sofraya Nedir?
Tohumdan sofraya, 2014 yılında köy köy gezip çiftliklerde
gönüllü çalışan, bir yerde aşçı bir yerde bağcı bir yerde inek ebesi olmuş bu
fotoğraftaki genç kadının hayaliydi.
Bu hayalin içinde atalık tohumlar, zehirsiz tarım, temiz
üreticilik, adil ürün, kolektif yaşam, gıdasıysa bağ kuran bir üretici tüketici
birliği gibi benim için sayfa sayfa doldurmaktan keyif aldığım bir sürü mesele
vardı.
Öncelikle sadece bir projeydi, sonra benim içine ufak ufak
sızdığım bir türetici mutfağına dönüştü. Köy sofralarında ‘‘çileği çilek olarak
daha Mart ayında avanslar satarak olmayacak, katma değer eklemek gerek, reçel
yapın, kurutun’’ Diye kafa ütüleyişlerimin yapılabilir olduğunu belgeleme
niyetiydi.
On beş litrelik tencerenin bana devasa göründüğü günlerden,
adil bir gıda atölyesine dönüşen bir ‘‘mesele’’ benim için.
Kazandığım paranın hepsini yine kendisine yatırdığım ve daha
çok insanı doyurmasına dilediğim bir dilek ağacı.
Benim sipariş verenden çok hayalimdeki dünyaya verdiğim bir
hizmet.
Tohumdan sofraya, benim hepimizi çocuklarımın, sevgilimin
sofrasına oturttuğum bir hayal.
Bir marka falan değil.
Tohumdan sofraya, arzu edenlerle gıda çevresinde bir
köklenme girişimi. O yediğinizin sadece menemenlik olmadığına yemin edebilirim
ama ispat edemiyorum.
Sadece bir link olarak görülünce bana afakanlar basıyor
çiçeklerim.
Öyle şaaapmayalım.
Küserim.